RÜKU İLE İLGİLİ AYETLER Kur’ân’da rukû ve secde etmeyi emreden çeşitli âyetler vardır. Bunların bazılarında “parça zikredilerek bütünü kastetme” yoluyla namaz ibadeti kastedilir.[1]
Hz. Peygamber, namazını kötü bir şekilde kılmakta olan bedevîye “Sonra uzuvların sâkin olacak şekilde rükû yap, sonra uzuvların sâkin olacak şekilde secde yap.” buyurmuştur.[2]
RÜKUDA NE DENİR? Rukûda üç kere, “sübhâne Rabb’iye’l-azîm (Yüce olan Rabb’imin adını tesbih ve tenzih ederim.)” demek sünnettir. Çünkü, “O yüce olan Rabb’inin adını tesbih et” âyeti inince, Allâh’ın elçisi, “Siz rukûunuzda bunu söyleyiniz.” buyurmuştur.[3]
İmama rükûda iken yetişen kimse, ayakta tekbir alır, sonra rükûa varır. Bu bir tekbirle hem iftitah, hem de rükû tekbirini almış olur.
Dipnotlar:
[1] bk. Hac, 22/77; Âl-i İmrân, 3/43. [2] Buhârî, Ezân, 95, 122; Müslim, Salât, 45; Ebû Dâvûd, Salât, 164; Tirmizî, Mevâkît, 110. [3] bk. Vâkıa, 56/96; Ebû Dâvûd, Salât, 147; İbn Mâce, İkâmet, 20.
Kaynak: Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle Aile İlmihali, Erkam Yayınları, Erkam Yayınları